“That is a” İfadesinin Anlamı ve Kullanımı
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir kategoriye veya gruba ait olduğunu belirtmek için kullanılır. Örneğin:
- That is a dog. (O bir köpektir.)
- That is a book. (O bir kitaptır.)
- That is a car. (O bir arabadır.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir özelliğe sahip olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a beautiful painting. (O güzel bir resimdir.)
- That is a delicious cake. (O lezzetli bir kektir.)
- That is a funny movie. (O komik bir filmdir.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir amaca hizmet ettiğini belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a hammer. (O bir çekiçtir.)
- That is a screwdriver. (O bir tornavidadır.)
- That is a computer. (O bir bilgisayardır.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir konumda olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is on the table. (O masanın üzerindedir.)
- That is in the box. (O kutunun içindedir.)
- That is under the bed. (O yatağın altındadır.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir zamanda gerçekleştiğini belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is happening now. (O şimdi gerçekleşiyor.)
- That happened yesterday. (O dün gerçekleşti.)
- That will happen tomorrow. (O yarın gerçekleşecek.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is good. (O iyidir.)
- That is bad. (O kötüdür.)
- That is ugly. (O çirkindir.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir miktarda olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a lot of money. (O çok paradır.)
- That is a little bit of food. (O biraz yiyecektir.)
- That is too much sugar. (O çok fazla şekerdir.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a fact. (O bir gerçektir.)
- That is an opinion. (O bir görüştür.)
- That is a question. (O bir sorudur.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a possibility. (O bir olasılıktır.)
- That is a probability. (O bir ihtimaldir.)
- That is a certainty. (O bir kesinliktir.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a surprise. (O bir sürprizdir.)
- That is a shock. (O bir şoktur.)
- That is a disappointment. (O bir hayal kırıklığıdır.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a pleasure. (O bir zevktir.)
- That is a pain. (O bir acıdır.)
- That is a nuisance. (O bir sıkıntıdır.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a blessing. (O bir nimettir.)
- That is a curse. (O bir lanettir.)
- That is a gift. (O bir hediyedir.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a challenge. (O bir meydan okumadır.)
- That is an opportunity. (O bir fırsattır.)
- That is a threat. (O bir tehdittir.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a lesson. (O bir derstir.)
- That is a warning. (O bir uyarıdır.)
- That is a reminder. (O bir hatırlatmadır.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a story. (O bir hikayedir.)
- That is a poem. (O bir şiirdir.)
- That is a song. (O bir şarkıdır.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a joke. (O bir şakadır.)
- That is a riddle. (O bir bilmecedir.)
- That is a puzzle. (O bir bulmacadır.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a game. (O bir oyundur.)
- That is a sport. (O bir spordur.)
- That is a hobby. (O bir hobidir.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a job. (O bir iştir.)
- That is a career. (O bir kariyerdir.)
- That is a profession. (O bir meslektir.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a relationship. (O bir ilişkidir.)
- That is a marriage. (O bir evliliktir.)
- That is a family. (O bir ailedir.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a community. (O bir topluluktur.)
- That is a society. (O bir toplumdur.)
- That is a country. (O bir ülkedir.)
“That is a” ifadesi, bir şeyin belirli bir şekilde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
- That is a world. (O bir dünyadır.)
- That is a universe. (O bir evrendir.)
- That is a reality. (O bir gerçekliktir.)