true ne demek

true ne demek: ifadesinin anlamı ve kullanımı

İngilizce Anlamı:

  • Doğru, gerçek
  • Sadık, dürüst
  • Gerçekçi, gerçekçi
  • Gerçek, gerçek

Türkçe Anlamı:

  • Doğru, gerçek
  • Sadık, dürüst
  • Gerçekçi, gerçekçi
  • Gerçek, gerçek

Kullanımı:

  • “True” kelimesi genellikle bir şeyin doğru veya gerçek olduğunu belirtmek için kullanılır. Örneğin:
  • “It is true that the Earth is round.” (Dünyanın yuvarlak olduğu doğrudur.)
  • “He is a true friend.” (O gerçek bir dosttur.)
  • “She is a true artist.” (O gerçek bir sanatçıdır.)
  • “True” kelimesi ayrıca bir şeyin gerçekçi veya gerçekçi olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin:
  • “This painting is a true representation of the scene.” (Bu resim sahnenin gerçek bir temsilidir.)
  • “Her story is a true account of her experiences.” (Onun hikayesi, deneyimlerinin gerçek bir anlatımıdır.)
  • “True” kelimesi bazen bir şeyin gerçek veya gerçek olduğunu vurgulamak için de kullanılır. Örneğin:
  • “I truly believe that he is innocent.” (Onun masum olduğuna gerçekten inanıyorum.)
  • “I am truly sorry for what I did.” (Yaptığım şey için gerçekten üzgünüm.)

Örnek Cümleler:

  • I know that it’s true, because I saw it with my own eyes. (Bunu biliyorum, çünkü kendi gözlerimle gördüm.)
  • He is a true friend, and I know that I can always count on him. (O gerçek bir dost ve her zaman ona güvenebileceğimi biliyorum.)
  • She is a true artist, and her paintings are always beautiful. (O gerçek bir sanatçı ve resimleri her zaman güzeldir.)
  • This painting is a true representation of the scene, and it captures the beauty of the moment perfectly. (Bu resim sahnenin gerçek bir temsilidir ve anın güzelliğini mükemmel bir şekilde yakalar.)
  • Her story is a true account of her experiences, and it is both inspiring and heartbreaking. (Onun hikayesi, deneyimlerinin gerçek bir anlatımıdır ve hem ilham verici hem de yürek burkucudur.)
  • I truly believe that he is innocent, and I will do everything I can to help him prove it. (Onun masum olduğuna gerçekten inanıyorum ve bunu kanıtlamasına yardımcı olmak için elimden gelen her şeyi yapacağım.)
  • I am truly sorry for what I did, and I will do everything I can to make it up to you. (Yaptığım şey için gerçekten üzgünüm ve bunu telafi etmek için elimden gelen her şeyi yapacağım.)

Sonuç:

“True” kelimesi, bir şeyin doğru, gerçek, sadık, dürüst, gerçekçi veya gerçek olduğunu belirtmek için kullanılan çok yönlü bir kelimedir. Bu kelime, çeşitli bağlamlarda kullanılabilir ve genellikle bir şeyin doğruluğunu veya gerçekliğini vurgulamak için kullanılır.


Yayımlandı

kategorisi