Sözlükte uğultu kelimesinin manası:
- Gürültülü, boğuk ve anlaşılmaz ses, uğuldama sesi
Örnek: İçeride müphem, karışık bir uğultu var. F. R. Atay- Bağlı olduğu yükseltecin topraklama sorununa bağlı olarak, gitar manyetikleri manyetik bir alandan etkilendiğinde veya tekli manyetikler kullanıldığında daha belirgin olan, ses sinyalinin verilmediği anda hoparlörden gelen uğultu.
- Okumada, yükselteçten ileri gelen gürültü
- Elektrik devresindeki yinelenimin seslendirme araçlarındaki gürültüsü. TV
- Televizyonda, elektriksel imin görüntüde çizgi olarak beliren etkisi.
- Seslendirmede filmdeki taneciklerden ileri gelen gürültü. Sinem./TV