Under
Anlamı:
- Altında
- Aşağıda
- İçinde
- Altında olmak
- Aşağıda olmak
- İçinde olmak
- Altında kalmak
- Aşağıda kalmak
- İçinde kalmak
- Altından geçmek
- Aşağıdan geçmek
- İçinden geçmek
- Altına almak
- Aşağıya almak
- İçine almak
- Altına girmek
- Aşağıya girmek
- İçine girmek
- Altından çıkmak
- Aşağıdan çıkmak
- İçinden çıkmak
Örnekler:
- The book is under the table. (Kitap masanın altında.)
- The cat is under the bed. (Kedi yatağın altında.)
- The money is under the mattress. (Para yatağın altında.)
- He is under the weather. (Hasta.)
- She is under a lot of stress. (Çok stresli.)
- They are under pressure. (Baskı altındalar.)
- The house is under construction. (Ev inşaat halinde.)
- The project is under way. (Proje devam ediyor.)
- The negotiations are under way. (Görüşmeler devam ediyor.)
- The ship is under sail. (Gemi yelken açıyor.)
- The plane is under way. (Uçak havalanıyor.)
- The car is under repair. (Araba tamir ediliyor.)
İfadeler:
- Under the circumstances (Şartlar altında)
- Under the influence (Etkisi altında)
- Under the law (Yasa altında)
- Under the microscope (Mikroskop altında)
- Under the weather (Hasta)
- Under a lot of stress (Çok stresli)
- Under pressure (Baskı altında)
- Under construction (İnşaat halinde)
- Under way (Devam ediyor)
- Under sail (Yelken açıyor)
- Under repair (Tamir ediliyor)
Zıt anlamlar:
- Above (Üstünde)
- Over (Üzerinde)
- On top of (Üstünde)
- Below (Altında)
- Beneath (Altında)
- Underneath (Altında)
- Inside (İçinde)
- Outside (Dışında)
Eş anlamlar:
- Below (Altında)
- Beneath (Altında)
- Underneath (Altında)
- Inside (İçinde)
- Within (İçinde)
- In the middle of (Ortasında)
- Among (Arasında)
- Surrounded by (Çevrili)
- Covered by (Kaplı)
- Protected by (Korunmuş)