visit: Ziyaret etmek, ziyarete gitmek, gezmek, misafir olmak, teftiş etmek, çektirmek, musallat olmak, çene çalmak, laflamak, uğramak Ziyaret etmek, yoklamak, gömrüşmeye…Devamını Oku
denetlemek: Bir işin doğru ve usulüne uygun olarak yapılıp yapılmadığını incelemek, murakabe etmek, teftiş etmek, kontrol etmek. Murâkabe etmek, teftîş etmek.…Devamını Oku
inspect: Teftiş etmek, muayene etmek, yoklamak, bakmak Denetlemek, teftiş etmek, kontrol etmek, yoklamak, muayene etmekDevamını Oku
inspected: [inspect] denetlemek, teftiş etmek, kontrol etmek, yoklamak, muayene etmek Kontrol edilmiş, dikkatle incelenmiş, gözden geçirilmiş, resmen teftiş edilmiş, yoklanmışDevamını Oku
haccetmek: Hristiyanlıkta kutsal sayılan yerleri ziyaret etmek. Müslümanlıkta hac zamanında Kâbe'yi ziyaret ve tavaf etmek.Devamını Oku
review: Yeniden gözden geçirme, bir daha inceleme Yeniden yoklama, resmi teftiş Eleştiri, tenkit Edebiyat ve fikir mecmuası Huk Yeniden incelemek, bir…Devamını Oku
try: Uğraşmak, çalışmak Teşebbüs etmek, kalkışmak Denemek, tecrübe etmek, imtihan etmek, sınamak Araştırmak, teftiş etmek, tetkik etmek, tahkik etmek Huk Denemek,…Devamını Oku
survey: Bakmak, dikkatle her şeye göz gezdirmek, muayene etmek Yoklamak, yoklama yapmak Düşünmek, mülâhaza etmek, mütalaa etmek Teftiş etmek Haritasını çıkarmak,…Devamını Oku
wait upon: Hizmet etmek, bakmak, ziyaret etmek, eşlik etmek, refakat etmekDevamını Oku
wait upon: Hizmet etmek, bakmak, ziyaret etmek, eşlik etmek, refakat etmekDevamını Oku
haunt: ), (i.) sık sık uğramak (gen hort lak veya ruhların yaptığı gibi) Usandırmak, taciz etmek Akıldan çıkmamak Sık sık ziyaret…Devamını Oku
inspecting: [inspect] denetlemek, teftiş etmek, kontrol etmek, yoklamak, muayene etmek İnceleyerekDevamını Oku