window
İngilizce Anlamı:
- Bir binanın veya aracın duvarında veya çatısında, genellikle cam veya plastikten yapılmış, dışarıyı görebilmek veya hava almak için açılabilen bir açıklık.
- Bir odanın veya alanın dışarıya bakan kısmı.
- Bir bilgisayar ekranında, belirli bir program veya görevi görüntülemek için kullanılan dikdörtgen alan.
- Bir web tarayıcısında, belirli bir web sitesini veya web sayfasını görüntülemek için kullanılan dikdörtgen alan.
- Fırsat veya imkan.
Türkçe Anlamı:
- Pencere.
- Manzara.
- Ekran.
- Tarayıcı penceresi.
- Fırsat.
window kelimesiyle ilgili örnek cümleler:
- The window was open, and the fresh air blew in. (Pencere açıktı ve temiz hava içeri girdi.)
- I looked out the window and saw the beautiful view of the mountains. (Pencereden dışarı baktım ve dağların güzel manzarasını gördüm.)
- I opened the window to let in some fresh air. (Temiz hava almak için pencereyi açtım.)
- I closed the window to keep the cold air out. (Soğuk havayı dışarıda tutmak için pencereyi kapattım.)
- I opened the window to let the cat in. (Kedinin içeri girmesi için pencereyi açtım.)
- I closed the window to keep the dog out. (Köpeğin içeri girmesini engellemek için pencereyi kapattım.)
- I opened the window to let the smoke out. (Dumanın dışarı çıkması için pencereyi açtım.)
- I closed the window to keep the rain out. (Yağmurun içeri girmesini engellemek için pencereyi kapattım.)
- I opened the window to let the sun in. (Güneşin içeri girmesi için pencereyi açtım.)
- I closed the window to keep the heat out. (Isının içeri girmesini engellemek için pencereyi kapattım.)
window kelimesiyle ilgili deyimler ve ifadeler:
- A window of opportunity (Bir fırsat penceresi)
- To throw something out the window (Bir şeyi pencereden dışarı atmak)
- To jump out the window (Pencereden atlamak)
- To look out the window (Pencereden dışarı bakmak)
- To close the window (Pencereyi kapatmak)
- To open the window (Pencereyi açmak)
- To break a window (Bir pencereyi kırmak)
- To fix a window (Bir pencereyi tamir etmek)
- To clean a window (Bir pencereyi temizlemek)
- To paint a window (Bir pencereyi boyamak)