wisp sözlük anlamı nedir?

Sözlükte wisp kelimesinin manası:

Tutam, bir tutam şey

Bağlam, deste, ufak demet

Hüzme

Ufak süpürge

Bataklık yakamozu

Süpürmek

Buruşturmak

wisp ile alakalı bazı sözcükler ve anlamları

deste: Cinsleri aynı veya birbirine yakın olan şeylerin bir arada bağlanmışı, demet, bağlam Örnek: Destenin en itibarlı kâğıtları, bilindiği gibi, beyler,… Devamını Oku
will o the wisp: Bataklık yakamozu, serap, boş umut, olmayacak hayal Bataklık yakamozu Ilgım Aldatıcı, yanıltıcı, Zümrüdüanka gibi. Devamını Oku
will o the wisp: Bataklık yakamozu, serap, boş umut, olmayacak hayal Bataklık yakamozu Ilgım Aldatıcı, yanıltıcı, Zümrüdüanka gibi. Devamını Oku
will o the wisp: Bataklık yakamozu, serap, boş umut, olmayacak hayal Bataklık yakamozu Ilgım Aldatıcı, yanıltıcı, Zümrüdüanka gibi. Devamını Oku
baka: Bk. kalım Tutam, demet, deste. (Osmanlıca'da yazılışı: bâka) Siyah beyaz alacalı koyun. (Osmanlıca'da yazılışı: bak'â) Devamını Oku
bir tutam: Çok az Örnek: Bir tutam saçın kafa derisinden koptuğunu, ince, sıcak bir yanma olarak duydu. P. Safa Devamını Oku
cowlick: Bilhassa alnın üstünde diğer saçların aksi yönünde çıkan bir tutam saç. Dik duran saç kümesi, saçın diğer kısmından farklı yönlere… Devamını Oku
demet demet: Birçok demetler durumunda bağlanmış olarak, deste deste. Devamını Oku
demet: Bağlanarak oluşturulmuş deste, bağlam. Bitki veya çiçek destesi Örnek: Öyle fukara çocuklara rastlıyorduk ki, bize demet demet kır çiçekleri hediye… Devamını Oku
ufak ufak: Küçük küçük Örnek: Ufak ufak ne tatlı heyecanlar geçirdik, şimdi kaybetmiş olmakla beraber daha geniş nefes alıyoruz. R. H. Karay… Devamını Oku
whisk: Fırçalamak, silip temizlemek, süpürmek, silmek, çekmek (bıçak), hızla çıkarmak, fırlamak, fırlatmak, kaçırmak, kuyruk sallamak (at vb.), çırpmak, silerek çıkarmak Hızlı… Devamını Oku
a wisp of a boy: Ufak tefek çocuk Devamını Oku
wisp of a boy: Ufak tefek çocuk Devamını Oku
cluster: Demet haline gelmek, toplanmak, bir araya gelmek Salkım, hevenk Tutam, demet Küme, grup Salkım haline getirmek Demet yapmak Bir araya… Devamını Oku
bunch: Deste yapmak, dermek, kırışmak, toplanmak Demet yapmak, bir araya toplamak Salkım halinde meyva vermek. Salkım, demet, hevenk, deste, grup, takım… Devamını Oku