wrap up

Wrap Up: İngilizce ve Türkçe Anlamı ve Kullanımı

Giriş

“Wrap up” ifadesi, İngilizce’de yaygın olarak kullanılan çok yönlü bir deyimdir. Çeşitli bağlamlarda kullanılabilir ve farklı anlamlara gelebilir. Bu makale, “wrap up” ifadesinin İngilizce ve Türkçe anlamlarını, kullanımlarını ve örneklerini ayrıntılı bir şekilde inceleyecektir.

İngilizce Anlamı

“Wrap up” ifadesinin İngilizce’de birden fazla anlamı vardır:

  • Bir şeyi sarmak veya paketlemek: Örneğin, “I wrapped up the presents for my friends.” (Arkadaşlarım için hediyeleri sardım.)
  • Bir şeyi tamamlamak veya bitirmek: Örneğin, “We wrapped up the project on time.” (Projeyi zamanında tamamladık.)
  • Bir konuşmayı veya tartışmayı özetlemek veya sonlandırmak: Örneğin, “The speaker wrapped up his speech with a call to action.” (Konuşmacı, konuşmasını harekete geçirici bir çağrıyla bitirdi.)
  • Kendini sıcak tutmak için giyinmek: Örneğin, “It’s cold outside, so wrap up warm.” (Dışarısı soğuk, bu yüzden sıcak giyin.)
  • Birini veya bir şeyi korumak veya gizlemek: Örneğin, “The police wrapped up the suspect in a blanket.” (Polis, şüpheliyi bir battaniyeye sardı.)

Türkçe Anlamı

“Wrap up” ifadesinin Türkçe’de de birden fazla karşılığı vardır:

  • Sarmak, paketlemek: Örneğin, “Hediyeleri sarmak için kağıt aldım.”
  • Tamamlamak, bitirmek: Örneğin, “Projeyi zamanında tamamladık.”
  • Özetlemek, sonlandırmak: Örneğin, “Konuşmacı, konuşmasını bir çağrıyla bitirdi.”
  • Sıcak tutmak için giyinmek: Örneğin, “Dışarısı soğuk, sıcak giyin.”
  • Korumak, gizlemek: Örneğin, “Polis, şüpheliyi bir battaniyeye sardı.”

Kullanım Örnekleri

“Wrap up” ifadesi, çeşitli bağlamlarda kullanılabilir. İşte bazı örnekler:

  • Sarmak veya paketlemek: “I wrapped up the presents for my friends.” (Arkadaşlarım için hediyeleri sardım.)
  • Tamamlamak veya bitirmek: “We wrapped up the project on time.” (Projeyi zamanında tamamladık.)
  • Özetlemek veya sonlandırmak: “The speaker wrapped up his speech with a call to action.” (Konuşmacı, konuşmasını harekete geçirici bir çağrıyla bitirdi.)
  • Sıcak tutmak için giyinmek: “It’s cold outside, so wrap up warm.” (Dışarısı soğuk, bu yüzden sıcak giyin.)
  • Korumak veya gizlemek: “The police wrapped up the suspect in a blanket.” (Polis, şüpheliyi bir battaniyeye sardı.)
  • Bir toplantıyı veya etkinliği sonlandırmak: “The meeting wrapped up at 5 pm.” (Toplantı saat 17.00’de sona erdi.)
  • Bir konuyu veya tartışmayı özetlemek: “The article wraps up the key points of the research.” (Makale, araştırmanın temel noktalarını özetliyor.)
  • Birini veya bir şeyi korumak: “The child was wrapped up in a warm blanket.” (Çocuk sıcak bir battaniyeye sarılmıştı.)
  • Bir sırrı veya bilgiyi gizlemek: “The government wrapped up the details of the operation.” (Hükümet, operasyonun ayrıntılarını gizledi.)

Sonuç

“Wrap up” ifadesi, İngilizce ve Türkçe’de yaygın olarak kullanılan çok yönlü bir deyimdir. Çeşitli anlamlara gelebilir ve farklı bağlamlarda kullanılabilir. Bu makale, ifadenin anlamlarını, kullanımlarını ve örneklerini ayrıntılı bir şekilde incelemiştir. İngilizce ve Türkçe öğrencileri ve çevirmenler için “wrap up” ifadesini doğru bir şekilde kullanmak ve anlamak için değerli bir kaynak sağlamaktadır.


Yayımlandı

kategorisi