in the

“in the” İfadesinin Anlamı ve Kullanımı

“In the” ifadesi, İngilizce’de çok sık kullanılan bir kalıptır. Genellikle bir yer veya zaman belirtmek için kullanılır. Ayrıca, bir şeyin içinde veya üzerinde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir.

Yer Belirtirken “in the” Kullanımı

“In the” ifadesi, bir yer belirtmek için kullanıldığında, genellikle bir isimden önce gelir. Örneğin:

• I live in the city. (Şehirde yaşıyorum.)
• She works in the hospital. (Hastanede çalışıyor.)
• We went to the park in the afternoon. (Öğleden sonra parka gittik.)

Zaman Belirtirken “in the” Kullanımı

“In the” ifadesi, bir zaman belirtmek için kullanıldığında, genellikle bir zamandan önce gelir. Örneğin:

• I get up at 7 o’clock in the morning. (Sabah 7’de kalkıyorum.)
• We have lunch at noon in the afternoon. (Öğlen öğle yemeği yiyoruz.)
• I go to bed at 11 o’clock in the evening. (Akşam 11’de yatağa gidiyorum.)

Bir Şeyin İçinde veya Üzerinde Olduğunu Belirtirken “in the” Kullanımı

“In the” ifadesi, bir şeyin içinde veya üzerinde olduğunu belirtmek için kullanıldığında, genellikle bir nesneden önce gelir. Örneğin:

• The book is in the bag. (Kitap çantada.)
• The cat is in the tree. (Kedi ağaçta.)
• The picture is on the wall in the living room. (Resim oturma odasındaki duvarda.)

“In the” İfadesinin Türkçe Karşılıkları

“In the” ifadesinin Türkçe’de birçok karşılığı vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:

• İçinde
• Üzerinde
• İçerisinde
• Üstünde
• İçine
• Üstüne

“In the” İfadesinin Kullanımına İlişkin Örnekler

Aşağıdaki cümlelerde “in the” ifadesinin nasıl kullanıldığı gösterilmektedir:

• I live in the city of Istanbul. (İstanbul şehrinde yaşıyorum.)
• She works in the hospital in the city center. (Şehir merkezindeki hastanede çalışıyor.)
• We went to the park in the afternoon to play football. (Öğleden sonra futbol oynamak için parka gittik.)
• I get up at 7 o’clock in the morning and go to work. (Sabah 7’de kalkıyorum ve işe gidiyorum.)
• We have lunch at noon in the afternoon and then go back to work. (Öğlen öğle yemeği yiyoruz ve sonra işe geri dönüyoruz.)
• I go to bed at 11 o’clock in the evening and sleep for 8 hours. (Akşam 11’de yatağa gidiyorum ve 8 saat uyuyorum.)
• The book is in the bag on the table. (Kitap masanın üzerindeki çantada.)
• The cat is in the tree in the garden. (Kedi bahçedeki ağaçta.)
• The picture is on the wall in the living room. (Resim oturma odasındaki duvarda.)

Sonuç

“In the” ifadesi, İngilizce’de çok sık kullanılan bir kalıptır. Genellikle bir yer veya zaman belirtmek için kullanılır. Ayrıca, bir şeyin içinde veya üzerinde olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. “In the” ifadesinin Türkçe’de birçok karşılığı vardır. Bunlardan bazıları şunlardır: içinde, üzerinde, içerisinde, üstünde, içine, üstüne.