defect ne demek

Defect: Kusur, Hata, Eksiklik

İngilizce Anlamı:

  1. A fault or imperfection in something, especially in a manufactured product.
  2. A shortcoming or weakness in a person’s character or behavior.
  3. A flaw or blemish in a surface or appearance.

Türkçe Anlamı:

  1. Bir şeydeki, özellikle de üretilmiş bir üründeki hata veya kusur.
  2. Bir kişinin karakterindeki veya davranışındaki eksiklik veya zayıflık.
  3. Bir yüzeydeki veya görünümdeki kusur veya leke.

Örnekler:

  • The product had a defect in the manufacturing process. (Üründe üretim sürecinde bir kusur vardı.)
  • He had a defect in his character that made him untrustworthy. (Karakterinde onu güvenilmez yapan bir kusur vardı.)
  • The painting had a defect in the canvas that made it look unfinished. (Resimde tuvalde onu tamamlanmamış gibi gösteren bir kusur vardı.)

Defect’in Kullanımı:

  • Defect kelimesi genellikle olumsuz bir anlamda kullanılır. Bir şeydeki bir kusur veya eksikliği belirtmek için kullanılır.
  • Defect kelimesi ayrıca bir kişinin karakterindeki veya davranışındaki bir zayıflığı belirtmek için de kullanılabilir.
  • Defect kelimesi bazen bir yüzeydeki veya görünümdeki bir kusuru belirtmek için de kullanılır.

Defect ile İlgili Kelimeler:

  • Defective: Kusurlu, hatalı, eksik
  • Imperfect: Kusurlu, mükemmel olmayan
  • Flaw: Kusur, leke, eksiklik
  • Blemiş: Kusur, leke, eksiklik
  • Shortcoming: Eksiklik, zayıflık

Defect’in Çevirisi:

  • Defect kelimesinin Türkçe karşılığı “kusur”, “hata” veya “eksiklik”tir.
  • Defect kelimesi bazen “leke” veya “blemish” olarak da çevrilebilir.

Defect’in Kullanıldığı Cümleler:

  • The company recalled the product due to a defect in the manufacturing process. (Şirket, üretim sürecindeki bir kusur nedeniyle ürünü geri çağırdı.)
  • He was fired from his job due to a defect in his character. (Karakterindeki bir kusur nedeniyle işten kovuldu.)
  • The painting had a defect in the canvas that made it look unfinished. (Resimde tuvalde onu tamamlanmamış gibi gösteren bir kusur vardı.)
  • The new car had a few minor defects, but overall it was a good purchase. (Yeni arabada birkaç küçük kusur vardı, ancak genel olarak iyi bir satın almaydı.)
  • The company’s reputation was damaged by a series of defects in its products. (Şirketin itibarı, ürünlerindeki bir dizi kusur nedeniyle zarar gördü.)

Yayımlandı

kategorisi