Precious: Değerli, Sevgili, Paha Biçilmez
“Precious” kelimesi, İngilizce’de “değerli, sevgili, paha biçilmez” anlamlarına gelen bir sıfattır. Genellikle maddi veya manevi olarak değer verilen şeyleri tanımlamak için kullanılır. Örneğin, birinin sevdiği bir eşyası veya birinin hayatındaki önemli bir kişi için “precious” kelimesi kullanılabilir.
“Precious” kelimesi, Latince “pretiosus” kelimesinden türemiştir. Bu kelime, “fiyat” veya “değer” anlamına gelen “pretium” kelimesinden gelir. Bu nedenle, “precious” kelimesi başlangıçta maddi değeri olan şeyleri tanımlamak için kullanılıyordu. Ancak zamanla, kelimenin anlamı genişledi ve manevi değeri olan şeyleri de tanımlamak için kullanılmaya başlandı.
“Precious” kelimesi, İngilizce’de birçok farklı bağlamda kullanılabilir. Örneğin, birinin sevdiği bir eşyası için “precious” kelimesi kullanılabilir. Bu durumda, kelime “değerli” veya “sevgili” anlamına gelir. Örneğin:
- My grandmother gave me this precious necklace. (Büyükannem bana bu değerli kolyeyi verdi.)
“Precious” kelimesi, birinin hayatındaki önemli bir kişi için de kullanılabilir. Bu durumda, kelime “sevgili” veya “paha biçilmez” anlamına gelir. Örneğin:
- My children are my most precious possession. (Çocuklarım benim en değerli varlığım.)
“Precious” kelimesi, ayrıca soyut kavramları tanımlamak için de kullanılabilir. Örneğin, özgürlük veya adalet gibi kavramlar için “precious” kelimesi kullanılabilir. Bu durumda, kelime “paha biçilmez” veya “değerli” anlamına gelir. Örneğin:
- Freedom is a precious gift. (Özgürlük paha biçilmez bir armağandır.)
“Precious” kelimesi, İngilizce’de çok sık kullanılan bir kelimedir. Kelimenin anlamı, kullanıldığı bağlama göre değişebilir. Ancak, genel olarak “değerli, sevgili, paha biçilmez” anlamlarına gelir.
Precious Kelimesinin Türkçedeki Karşılıkları
“Precious” kelimesinin Türkçedeki karşılıkları şunlardır:
- Değerli
- Sevgili
- Paha biçilmez
- Az bulunur
- Nadir
- Müstesna
- Harika
- Olağanüstü
- Eşsiz
- Benzersiz
Precious Kelimesinin Kullanıldığı Örnek Cümleler
- This ring is precious to me. (Bu yüzük benim için çok değerli.)
- My family is my most precious possession. (Ailem benim en değerli varlığım.)
- Freedom is a precious gift. (Özgürlük paha biçilmez bir armağandır.)
- Time is precious. (Zaman değerlidir.)
- Love is precious. (Aşk değerlidir.)
- Life is precious. (Hayat değerlidir.)
- This is a precious moment. (Bu değerli bir andır.)
- I will cherish this precious memory forever. (Bu değerli anıyı sonsuza dek saklayacağım.)
- This is a precious opportunity. (Bu değerli bir fırsattır.)
- I am so grateful for this precious gift. (Bu değerli hediye için çok minnettarım.)
Precious Kelimesinin Eş Anlamlıları
“Precious” kelimesinin eş anlamlıları şunlardır:
- Valuable
- Costly
- Expensive
- Dear
- Beloved
- Cherished
- Treasured
- Priceless
- Invaluable
- Irreplaceable
- Unique
- Rare
- Exceptional
- Extraordinary
- Superb
- Magnificent
- Splendid
- Glorious
- Divine
Precious Kelimesinin Zıt Anlamlıları
“Precious” kelimesinin zıt anlamlıları şunlardır:
- Worthless
- Cheap
- Inexpensive
- Common
- Ordinary
- Mundane
- Trivial
- Insignificant
- Unimportant
- Meaningless
- Valueless