familiar: Tanıdık, Bildik, Samimi
İngilizce Anlamı:
- Well-known or acquainted with someone or something.
- Closely associated with or related to someone or something.
- Having a close or intimate relationship with someone.
- Characteristic of or belonging to a particular place, group, or situation.
- (of a spirit or ghost) Appearing to or communicating with people.
Türkçe Anlamı:
- Birini veya bir şeyi iyi tanıyan veya aşina olan.
- Birine veya bir şeye yakından ilişkili veya bağlantılı olan.
- Birisiyle yakın veya samimi bir ilişkiye sahip olan.
- Belirli bir yere, gruba veya duruma özgü veya ait olan.
- (bir ruh veya hayalet için) İnsanlara görünmek veya onlarla iletişim kurmak.
Örnekler:
- I’m not familiar with that area of town. (O şehrin o bölgesine aşina değilim.)
- She’s very familiar with the latest fashion trends. (En son moda trendlerine çok aşina.)
- They’re familiar faces around here. (Buralarda tanıdık yüzler.)
- I’m not familiar with that term. (O terime aşina değilim.)
- The ghost is said to be familiar to the old house. (Hayaletin eski eve aşina olduğu söyleniyor.)
İfadeler:
- A familiar face (Tanıdık bir yüz)
- A familiar place (Tanıdık bir yer)
- A familiar feeling (Tanıdık bir duygu)
- A familiar sound (Tanıdık bir ses)
- A familiar smell (Tanıdık bir koku)
Zıt Anlamlar:
- Unfamiliar (Tanıdık olmayan)
- Strange (Garip)
- Foreign (Yabancı)
- Unrelated (İlgisiz)
- Unassociated (İlişkisiz)
Kullanım Alanları:
- Günlük konuşma
- Edebiyat
- Gazetecilik
- Akademik yazılar
- Teknik yazılar
Önemli Notlar:
- “Familiar” kelimesi genellikle olumlu bir anlamda kullanılır, ancak bazen olumsuz bir anlamda da kullanılabilir. Örneğin, “too familiar” (çok samimi) ifadesi genellikle olumsuz bir anlamda kullanılır.
- “Familiar” kelimesi bazen “common” (ortak) veya “ordinary” (sıradan) anlamında da kullanılabilir. Ancak, bu anlamlarda kullanıldığında genellikle olumsuz bir anlam taşır.