screw ne demek

Screw

İngilizce Anlamı:

  1. Bir şeyi sıkıca tutturmak veya birleştirmek için kullanılan, genellikle metalden yapılmış, başı yuvarlak veya altıgen şeklinde, dişli bir çubuk.
  2. Bir şeyi delmek veya kesmek için kullanılan, genellikle metalden yapılmış, sivri uçlu bir araç.
  3. Bir şeyi sıkmak veya sıkıştırmak için kullanılan, genellikle metalden yapılmış, iki veya daha fazla parçadan oluşan bir araç.
  4. Bir şeyi döndürmek veya hareket ettirmek için kullanılan, genellikle metalden yapılmış, dişli bir çark.
  5. Bir şeyi sabitlemek veya desteklemek için kullanılan, genellikle metalden yapılmış, L şeklinde bir parça.
  6. Bir şeyi ölçmek veya işaretlemek için kullanılan, genellikle metalden yapılmış, üzerinde çizgiler veya sayılar bulunan bir araç.
  7. Bir şeyi tutmak veya taşımak için kullanılan, genellikle metalden yapılmış, bir veya daha fazla kancası olan bir araç.
  8. Bir şeyi sıkıştırmak veya sıkmak için kullanılan, genellikle metalden yapılmış, iki veya daha fazla parçadan oluşan bir araç.
  9. Bir şeyi delmek veya kesmek için kullanılan, genellikle metalden yapılmış, sivri uçlu bir araç.
  10. Bir şeyi döndürmek veya hareket ettirmek için kullanılan, genellikle metalden yapılmış, dişli bir çark.

Türkçe Anlamı:

  1. Vida
  2. Matkap
  3. Pense
  4. Dişli
  5. Köşe demiri
  6. Cetvel
  7. Kanca
  8. Kelepçe
  9. Burgu
  10. Dişli çark

Örnek Cümleler:

  • I need a screwdriver to fix this loose screw. (Bu gevşek vidayı düzeltmek için bir tornavidaya ihtiyacım var.)
  • I used a drill to make a hole in the wall. (Duvarda bir delik açmak için bir matkap kullandım.)
  • I used a pair of pliers to bend the wire. (Teli bükmek için bir pense kullandım.)
  • The gear on the bike is broken. (Bisikletteki dişli kırılmış.)
  • I used an angle iron to support the shelf. (Rafı desteklemek için bir köşe demiri kullandım.)
  • I used a ruler to measure the length of the table. (Masanın uzunluğunu ölçmek için bir cetvel kullandım.)
  • I used a hook to hang the picture on the wall. (Resmi duvara asmak için bir kanca kullandım.)
  • I used a clamp to hold the pieces of wood together. (Ahşap parçalarını bir arada tutmak için bir kelepçe kullandım.)
  • I used an auger to drill a hole in the ground. (Yerde bir delik açmak için bir burgu kullandım.)
  • The cog on the bike is worn out. (Bisikletteki dişli çark aşınmış.)

Screw kelimesi, günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir kelimedir. Bu kelime, birçok farklı anlamda kullanılabilir. Bu nedenle, bu kelimenin anlamını doğru bir şekilde anlamak için, cümle içindeki kullanımına dikkat etmek gerekir.


Yayımlandı

kategorisi